ÖZET
Amaç:
Östrojen reseptörü pozitif, progesteron reseptörü negatif meme karsinomları daha kötü prognozlu ve tamoksifene dirençli tümörlerdir. Bu çalışmada amaç bu grup tümörlerin önemine dikkat çekmektir.
Yöntemler:
Bu amaçla iki merkeze ait 87’si ER+/PR+, 59’u ER+/ PR- toplam 146 meme karsinomu incelenmiştir. Bu iki grup; hasta yaşı, tümör tipi ve çapı, histolojik grade, lenf nodülü (LN) durumu, multifokalite, in situ komponent varlığı, lenfovasküler (LVİ) ve perinöral invazyon (PNİ) varlığı gibi özellikler ve ER, PR, c-Erb B2, Ki-67, EGFR durumları açısından karşılaştırılmıştır.
Bulgular:
Metastazlı lenf nodülü sayısı ve bununla ilişkili olarak pN2+pN3 evre tümörler ER+/PR- grupta anlamlı olarak fazla bulunurken, tümör çapı, metastazlı lenf nodülü boyutu ve lenfovasküler invazyon sıklığı da anlamlıya yakın yüksek olarak saptanmıştır.
Sonuç:
ER+/PR- tümörler luminal tipte olsalar da daha kötü prognozlu ve klinik davranışları triple negatif gruba daha yakındır. Bu farklılığı oluşturan mekanizmaların ortaya çıkarılması meme kanseri tedavisinde başarıyı artıracaktır.